DEHB NEDİR?
Dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu öncelikle bir hastalık değildir. Hastalık tedavi edilmezse ölümcül sonuçları olabilen bir durumdur. DEHB tedavi edilmezse öldürmez ama süründürür. DEHB bir davranış bozukluğudur. Bu bozukluğu isimlendirirken dikkat ve aktivite bozukluğu demek çok daha doğrudur. Dikkat bozukluklarının yol açtığı sorunları eğitim çağlarında kendisini belli eder. Başka yönüyle hareketli olmayanlarda bu bozukluğun olmadığı ve olmayacağı gibi bir kanaat vardır ki bu doğru değildir. Özellikle ergenlik ve erişkinlikte hiperaktivite olmadan, hatta hiperaktiviteyi bırakın aşırı tembel davranışlar sergileyenlerde bile dikkat eksikliği görülmektedir. Az bir grup hasta dikkat eksikliği baslın tip DEHB’de aşırı gamsız boşvermiş bir görüntü altında ciddi dikkat eksikliği tablosu vardır. Bunlar gerçekte gamsız boşvermiş değildirler çok takarlar ama takmıyor gibi görünmeyi tercih ederler. Dikkat sorunları çözülse arkadaşlarının önem verdiği konularda onlarla yarışabilmek, akranları gibi davranmak isterler, tedavi ile düzelseler yarışırlar da. DEHB’de temel sorun olan dikkatin eksikliği değil, dikkatin istenilen bir alana odaklanması ve başka bir alana kaydırılmasındadır. Başka bir önemli nokta da dikkatin zevk ve haz veren aktivitelerde dikkat sorununun olmaması, ama sorumluluk ve görevleri olan aktivitelerde sorun yaşamasıdır. Bilgisayarda veya internette oyun oynarken ya da eğlenceli işler yaparken dikkatinin çok iyi olması, ama okul ödevi, ders çalışma, projeler veya gündelik meslekî işleri yaparken dikkat sorunları yaşamasıdır. Hayat oyun ve eğlenceli işlerden ibaret olsa ve her iş zevkli olsa DEHB’li kişiler dikkat sorunu yaşamazlar. DEHB’li kimseler işlerini ve sorumluluklarını başkasına yıkmada hatta aile bireylerini kullanmada çok mahirdirler. Genellikle anneleri bazen babaları en sonunda da eşlerini kullanmada yani onlara iş ve sorumluluk yüklemede çok mahirdirler. Gerçek hayatta başarı görev ve sorumluluklarını yerine getirme ile mümkün olduğundan DEHB’liler sürekli sorun yaşarlar. Mazeret üretmede üstlerine yoktur. Sürekli onlar haklıdır. Kolay motive olurlar yapacağım, edeceğim tutacağım derler planlar yaparlar, bu planı bozmayacağını tutacağına dair sözler verirler, bir, iki üç gün çoğunlukla ilk bir hafta da cayarlar bunu da çok güzel izah ederler. Aileler artık verilip tutulmayan sözlerden bıkarlar. Yoğun çaresizlik ve yorgunluk, hatta tükenmişlik hissederler. DEHB’liler haklarını talep etmede yetişkin gibidir. Sorumluluklarını üstlenme konusunda ise 10 yaş altı çocuk gibidir. Bu uyumsuzluk aile ve çevresi ile olan ilişkilerde ciddi sorunlara neden olur.